Ana sayfa » Güncel » Çiğdem Çimen-HER ŞEYE RAĞMEN UMUT VAR..

Çiğdem Çimen-HER ŞEYE RAĞMEN UMUT VAR..

Yazar: Erdinç Şahin
0 yorum

Hükümet, Suudi Kralına gösterdiği saygıyı kendi halkına göstermedi. Aslında bunun hiç bir önemi yok. Benim için depremi yaşadığımız andan itibaren ulusal yas ve İzmir için seferberlik başladı. 

Aklım, kalbim her an deprem mağduru vatandaşlarımızda. Hayatını kaybeden vatandaşlarımıza Allah’tan rahmet, yakınlarına sabırlar diliyorum. Ulusumuzun başı sağ olsun. Yaralı vatandaşlarımızın da bir an önce sağlıklarına kavuşmasını temenni ediyorum.

    Kendi dertlerini bırakıp insanları kurtarmaya giden madencilerimizden, her gün yeni bir kahramanlığa imza atan başta itfaiye ekipleri olmak üzere bütün kurtarma ekiplerinden, hepimize ders veren can dostlarımız köpeklerin unutulmaz mücadelesinden, kapısını depremzedelere açan vicdanlardan umut topluyorum. 

Birlik olduktan sonra başaramayacağı hiçbir şeyin olmadığını daha önce defalarca gösteren bir milletin bireyi olarak umudumu asla kaybetmeyeceğim. Her şeyin sonunda, güzel İzmir’imizin, bu zor günlerin ardından çok daha güçlü bir şekilde ayağa kalkacağına olan inancım tamdır. 

     Ve artık yaşadıklarımızdan dersler çıkaralım.  Aynı acılar ile bir kez daha buluşmayalım. Ülke olarak deprem gerçeği ile yüzleşelim. Bilimin, aklın, hukukun üstünlüğünü hiçbir şeye değişmeyelim. 

Deprem vergilerine ne oldu, her depremde neden bu hale geliyoruz, neden çocuklarımız göçük altında kalıyor gibi soruları, bütün gerçekliği ile yanıtlayalım. Vicdanları rahatsız eden durumlar bir kez daha oluşmasın. 

Gözünü para bürümüş müteahhitler, paraya tamah ederek rüşvetini alıp denetimsizliğe göz yuman müfettişler, acıyı şova dönüştüren siyasiler, cennet ülkemizi betona çevirenler, gâvur İzmir diyerek ölüme sevinenler, kendini bilmez akıl ve vicdan yoksunları, bugüne dek yaptıkları her şeyden utansınlar. 

Her biri insani değerler ile bir daha küsmemek üzere barışsınlar. Barış olacaksa böyle olsun. Ölüm getiren imar barışı ya da imar affı hiç ama hiç olmasın.

   Üç yaşındaki canım Elif’imizin,  karanlıklar içinde tek başına kaldıktan sonra, kendini hayata bağlayacak olan ele uzanışından, bu kadar güçlü oluşundan herkes ibret alsın. Elif gibi hepimize umut olan diğer kızımız İdil’in de hayata tekrar merhaba demesini, güzellikleri inşaa etmek için fırsat olarak görelim.

 Rant çılgınlığına son verelim. Doymak nedir bilmeyen kazanma tutkumuz bitsin. Doğa talanını durduralım. Kan bağışı çağrısı yapıldıktan bir saat sonra ‘’Yeter artık fazlasıyla bağış yapıldı. Artık gelmeyin’’ anonsunun yapıldığı, kurtarma ekiplerine tencere tencere yemek taşınıldığı, esnafın ürünlerini fahiş fiyata satmadığı, enkaz ve binaların yağmalanmadığı, otel fiyatların artmadığı aksine pek çok işletmenin ücretsiz hizmete açıldığı , ‘’ Dışarda kalan insanları evime alabilirim’’ gibi hepimizi duygulandıran mesajların verildiği, Atatürk portresi enkaz altında kalacak diye endişe duyulan İzmir’in verdiği dersi doğru okuyabilelim.

     Umarım temennilerim sadece bu yazımda kalmaz. İyi dileklerin, uykusuz gecelerin, duaların ardından her şey güzel olsun. Aslında müteahhitler, yöneticiler, kontrol mekanizmaları da suçlu değil. Kabahat; cehaletten çürümüş, namus, iffet, insanlık, sevgi, görgü, adalet, ceza, yaptırım yoksunu başıbozuk insanlar sürüsünden geliyor. 

Bunu da belirtmeden edemeyeceğim. Ve son olarak Güzel İzmir’imize ve güzel insanlarına bir kez daha geçmiş olsun dileklerimi sunuyorum.

Kimsenin kolon kestiğine inanmak istemeyen Kazdağ Çiğdemi ‘nden selam olsun İzmir’e, yüreği İzmir için atan bütün herkese…

İlginizi Çekebilecek Yazılar

Yorum Yap

* Bu formu kullanarak, verilerinizin bu web sitesi tarafından saklanmasını ve işlenmesini kabul etmiş olursunuz.

© 2015 – 2023 | Kuzeyegehaber.com