KUZEYEGEHABER-Türkiye’nin en çok konuşulan programı Kırmızı Beyaz yine gündemi sarsıyor… Türkiye’nin kırılmaz kalemi Yılmaz Özdil ve deneyimli gazeteci SÖZCÜ TV Genel Yayın Yönetmeni İpek Özbey, sorulmamış soruları soruyor, tartışılmayan gerçekleri masaya yatırıyor.
Kırmızı’nın cesareti, Beyaz’ın tarafsızlığıyla; Her hafta farklı konular, çarpıcı yorumlar ve gündeme yön verecek tartışmalar…
Sözcü Gazetesi yazarı Yılmaz Özdil ve SÖZCÜ TV Genel Yayın Yönetmeni İpek Özbey son zamanlarda SÖZCÜ TV’de yaşanan yeniden yapılanma süreci ile ilgili önemli açıklamalarda bulundu.
Sözcü Gazetesi yazarı Yılmaz Özdil iddialara ilişkin şunları söyledi:
“MEDYA GRUP BAŞKANI OLMUŞUM AMA HABERİM YOK”
“- Medya Grup Başkanı olmak çok güzel bir duygu. Benim telefonlarım çaldı tebrik ettiler. Teşekkür ettim ama “benim bundan haberim yok” dedim. Gazete ve Televizyonumuzun sahibi Burak Akbay’ı aradım. Patronumuz Burak Bey dedi ki “Benim de haberim yok”. Sonra dediler ki, “Yılmaz Özdil CEO oldu” Ben gene sevindim ama Burak Bey ile konuşunca öğrendik ki ne benim haberim var ne Burak Beyin.”
“- Ben buradan bir teklifte bulunuyorum. SÖZCÜ Gazetesi 17 yaşında. 17 yıllık bir grubuz ve kurumsal bir kimliğimiz var. Atamalar, görevlendirmeler bir iç yazışma ile yapılır. Sevgili arkadaşım İpek Özbey’in Genel Yayın Yönetmenliği bu şekilde duyuruldu. Benim Medya Grup Başkanı veya CEO olduğumu kanıtlayan arkadaşım varsa o arkadaşı Medya Grup Başkanı yapacağız. Hayatımızda görmediğimiz yalanlarla karşı karşıyayız.”
“- Biz gazetemizin birinci sayfasında bunu topluma duyurduk. Televizyonumuzun Genel Müdürü sevgili arkadaşım Güney Öztürk. Türkiye’nin en deneyimli gazetecilerinden biri. Boğaziçi mezunu medya yöneticisi herhalde parmakla sayılacak kadar azdır. Sevgili arkadaşım İpek Özbey, İpek’in kariyeri Türkiye’de çok az kişiye nasip olacak bir kariyerdir.
Serdar Cebe yine özellikle genç gazeteci arkadaşımın örnek alması gereken bir rol model gazeteci. Türkiye’de başlattığı gazeteciliğini ekranlara taşıdıktan sonra bir dönem Washington’da temsilcilik yaparak ve daha sonra Burak Akbay’ın davetiyle SÖZCÜ Grubuna davet olan arkadaşımız. Ana haber bültenimizi Serdar Cebe sunuyor. Ekrem Açıkel zaten Türkiye’nin sevgili bir arkadaşımız. Gazetemizin ilk sayfasında da duyurulmasıyla beraber açıkladı.”
“- Sevgili patronumuz yeni bir yönetim kararı almış. Kimlerle çalışması gerektiğini ben dahil çoğu kişiye soruyor. Benim de fikrimi sordu ben de fikrimi söyledim. O fikirler çerçevesinde gazetenin yönetimini belirledi. Denilebilir ki Yılmaz Özdil orada ne yapıyor? Ben 2014’ten beri buradayım. Bu televizyonu Burak Bey’in talimatıyla ben kurdum. Şuanda SÖZCÜ TV’de miyim ben? Evet. SÖZCÜ Gazetesi’nde miyim? Evet. Haber yazıyor muyum, editör olarak? Evet. Benim SÖZCÜ TV’de odam yok.
SÖZCÜ Gazetesi’nde de odam yok. SÖZCÜ Gazetesi’nin başında Kenan Kurtkaya gibi 40 yıllık arkadaşım var zaten. SÖZCÜ’nün WEB Sitesinin başında Türkiye’nin kariyeri en yüksek kişisi Ercüment İşleyen var. Ercüment’in yanına ben sadece kahve içmeye giderim. Beni tanıyanlar bilir ki, yılın 7-8 ayı Bodrum’da falanım. Medyanın yöneticileri, SÖZCÜ Gazetesi’nin manşetinde duyuruluyor zaten. Ben SÖZCÜ TV’de çalışıyor muyum? Evet. Ben orada genç bir muhabir arkadaşıma bir not aktarabilirsem bundan onur duyarım.”
“İKTİDAR VE MUHALİF DENEN MEDYA BİRBİRİNE BENZEDİ”
SÖZCÜ TV Genel Yayın Yönetmeni İpek Özbey yeni yayın dönemiyle ilgili şu ifadeleri kullandı:
“- Yeni bir dönem başladı ve bu yeni dönemin şifresi normalleşme. Biraz medyanın normalleşme ihtiyacı üzerine konuşmak istiyorum sizinle. Ben 90’lı yıllardan beri gazetecilik yapıyorum siz daha eskisiniz. Aslında o zamanlar olmayan şekilde her şey şirazesinden çıktı. Bir bakıyorsunuz iktidar medyası var, muhalefet medyası var ve bu ikisi birbirine benzemeye başladı. Oysa doğru bu değil. Gazetecilik hepsinin dışına çıkıp dışardan bakmak. Biz normalleşmek için yola çıktık.”
“HERKESE SORUYORUM: SÖZCÜ’DEN NE İSTENİYOR?”
SÖZCÜ Gazetesi yazarı Yılmaz Özdil, SÖZCÜ Grubunun hedef alınması ile ilgili şu ifadeleri kullandı:
“- Bir takım partilerden para alan gazeteciler var. Televizyon kanalları var. Bunu duymak yadırgatıcı olabilir ama medyanın parayla satın alındığı bir dönemde yaşıyoruz. SÖZCÜ Gazetesi ve SÖZCÜ TV, bunun dışında. Neden SÖZCÜ’ye saldırılıyor? Çünkü herkes lütfen kendisine sorsun. SÖZCÜ’den ne isteniyor? Bağımsız olmasına tahammül edilemiyor. Burak Akbay şu anda Türk Medyasının en tecrübeli medya patronudur. Babadan bebeklikten gazeteci olan tek insan. Şuanda Gazetecilik dışında herhangi bir iş kolunda faaliyet göstermeyen tek medya patronu. Benim SÖZCÜ’de çalışmayı tercih etmemin sebebi bu. Ne bir partiden, kurumdan para alır. Sadece Gazete’nin satış geliri vardır, TV’nin reklam geliri vardır.”
“SÖZCÜ İFLAS ETSİN İSTEDİLER”
“- Mesela neden SÖZCÜ’ye yönelik iflas etmesine yönelik ağır soruşturmalar ve davalar açıldı. Hapis cezaları verildi. Milyonlarca liralık tazminat cezaları açıldı. 8 yıl 9 yıl sürdü SÖZCÜ davası. SÖZCÜ Gazetesi’ne yönelik bağımsız durmak isteyen halktan başka kimseye biat etmeyen SÖZCÜ Gazetesi’ne yönelik operasyon neden 19 Mayıs’ta başladı?”
“- Niye SÖZCÜ Gazetesi’nin tüm çalışanlarını boşaltıp SÖZCÜ’nün karşısına gazete kurup batırmaya çalıştılar? Niye kim finanse etti?”
“- 2023 yılında TV’yi kuracağız. Büyük bir karalama kampanyası ile karşı karşıya kaldık. SÖZCÜ TV yayın hayatına başlamasın diye 2023 yılında çok büyük bir karalama kampanyası ile karşı karşıya kaldık. Neden? Bağımsız bir televizyon bu ülkede olmasın diye.”
SÖZCÜ Gazetesi yazarı Yılmaz Özdil hakkında çıkan iftiralara tepki gösterdi:
“- Bugün SÖZCÜ Yönetimi bir karar almış. Yeni bir Genel Müdür, Genel Yayın Yönetmenleri göreve başladı. İnanılmaz bir karalama kampanyası. Kafasına huni takmış biri diyor ki, “Yılmaz Özdil, Kemal Kılıçdaroğlu’nun adamı. O yüzden geldi.” Arkadaş, 2013’ten beri Guguk Kuşu operasyonu diye baban mı anlattı kardeşim. Adam diyor ki “Bu Tayyip Erdoğan’ın adamı” ya bu cümleye Erdoğan bile üzülmüştür.”
“BURAK AKBAY NAMUSLU GAZETECİLİK YAPTIĞI İÇİN HEDEF ALINDI”
“- AKP politikaları yüzünden medyanın bir bölümü yandaşlaştırıldı. Bunu reddederek namuslu gazeteciliğe sahip çıkılması lazımdı bunu yapmayıp gazeteciliği satın alalım kendi medyamızı kuralım dediler. Burak Akbay ve SÖZCÜ Grubu bunu reddettiği için hedef alındı. Bu televizyon namuslu bir patronun ve namuslu çalışanlarının gazetesi. Yöneticileri de burada.”
“SÖZCÜ GAZETESİ’NE SAHİP ÇIKMAK YURTTAŞLIK GÖREVİDİR”
“- SÖZCÜ Gazetesi’ne sahip çıkmak yurttaşlık görevidir. SÖZCÜ TV 2023 seçimi öncesinde muhalif adı altında bazı tiplerin yalan söylediğini, İmamoğlu ve Yavaş’la kazanacağımız seçimde Kemal Kılıçdaroğlu kazanacak diye size yalan söylendiğini, para ile satın alınan medya tarafından seçimi saraya hediye ettiklerini söylediği için SÖZCÜ hedef alınıyor. Size yalan söylenmesin diye SÖZCÜ TV Gazetecilik yapacak diye bunu yapıyorlar. SÖZCÜ Gazetesi alın kardeşim. Bir tane alıyorsanız üç tane alın. SÖZCÜ TV seyredin.”
“BİZİM KAHRAMANIMIZ EKREM İMAMOĞLU KARDEŞİM”
“- Biz Tunç Soyer’in kızının yanında olmayacaksak, Ekrem İmamoğlu’nun eşinin yanında olmayacaksak, benim canım Adanalım Zeydan Karalar’ın çok değerli öğretmen eşinin yanında olmayacaksak, Muhittin Böcek’in her gün 24 adet hap içtiğini hissetmeyeceksek yapmayın bu mesleği. Para alıyorlar ya kaç paraysa ben vereyim bırakın mesleği. İnsana dair hiçbir şey hissetmiyorlar ama herkes kahraman gazeteci. Bizim kahramanımız Ekrem İmamoğlu kardeşim. Bizim kahramanımız Tunç Soyer. Bizim kahramanımız Zeydan Karalar yahu. Bizim kahramanımız Fatih Altaylı, Merdan Yanardağ.”
“- İnsana dair bir şey yapın. Tweet atarak vardığınız yer sıfır. Toplumdaki etkisi sıfır. Bunlar insan bu programa başladığımızdan beri haykırıyorum. kadın tutuklular var bürokratlar var. İzmir’de Tunç Soyer başkanla beraber bürokratları da hapiste. Gidin de bir haber yapın yahu. Meclis’te Genel Başkanın yanında bir yalaka grubu. Şak şak fotoğraf çektir evine git. Kaç paraysa vereyim mesleği bırakın…”
Kaynak: Sözcü


