KUZEYEGEHABER-Suudi Arabistan’ın başkenti Riyad’da gerçekleştirilen 6’ncı İslami Dayanışma Oyunları 21 Kasım tarihinde sona erdi.
Son günde para halter, güreş ve hentbol branşlarında Türkiye, 1 altın ve 4 bronz madalya kazandı. Türkiye, 72 altın, 44 gümüş, 39 bronz olmak üzere toplamda 155 madalya kazanarak oyunları üst üste ikinci kez zirvede bitirdi.
KADIN SPORCULARI HEDEF ALDI
Milli takımda yer alan kadın sporcular, elde ettikleri başarılarla gurur kaynağımız olurken, Yeni Akit Gazetesi yazarı Ahmet Gülümseyen ise kadın sporcuları yarıştıkları spor dalları ve kıyafetleri ile hedef aldı.
Ahmet Gülümseyen, kadın sporcuların giydikleri kıyafetten, sporcuların erkek antrenörle çalışmalarından, müsabakaların kadın-erkek beraber izlenmesinden ve herkese açık olmasından ötürü, organizasyonu ‘rezaletin zirvesi’ olarak değerlendirdi.
Gülümseyen’in kadın sporcular hakkında şu sözleri sarf etti,
‘Oyunlara 20 spor branşında 110 bayan ve 102’i erkek toplam 212 sporcuyla katılım, Türkiye’nin 72’si altın toplamda 155 madalya ile zirvede tamamladı. Diğer bir ifadeyle, organizasyonu ‘rezaletin’ zirvesinde tamamladık’ desek yeridir.
GİYDİKLERİ KIYAFETTEN ERKEK ANTRENÖRE KADAR KARIŞTI
Böyle bir yaklaşımda nasıl bulunmayalım ki? Spor branşlarında sporcuların giydiği kıyafetten, bayana erkek antrenör, bayan erkek ayırt etmeksizin müsabakalarının izlenmesinin herkese açık olması, yetmedi, bu tablonun sosyal medya ve televizyon kanalarından naklen yayımlanması, isminde ‘İslam’ kelimesinin yer verme ‘hadsizliğinin’ gösterildiği spor organizasyonun yapılış nedenini o kadar net özetler nitelikte.
Söz ile özetlenmeye kalkığımızda ‘İslami Dayanışma Oyunları’nın kural ve yapılış şekliyle ‘İslam’a en büyük ihanettir’ tanımından başka bir ifadesinde başka bir karşılık bulmuyor…
Türkiye’nin Akgül’ün başkanı olduğu güreşçilerle katılımın gösterdiği sporcu listesine baktığımızda, kadroda altı bayan sporcu ve onları çalıştıran iki erkek antrenörün yer aldığını görüyoruz.
Giydirildiği açık seçik kıyafetle Türkiye’yi temsilen bayanların minderde güreşmesi, aynı şekilde dekolte giyinmiş bayanların, yüzme, atletizm gibi diğer spor branşlarında yarıştırılması, isminde ‘İslam’ kelimesinin yer aldığı oyunların dini değerleri yok etme adına yapıldığını o kadar net gözler önüne sermektedir ki. Hal böyle olunca da aslında ‘fazla’ söze gerek kalmıyor.
Bir önceki 2022 yılında, ismi Mevlana şehri olarak anılan Konya ilimizde, bugün ise Müslümanlarca kutsal sayılan mekânların yer aldığı ülkenin başkenti Riyad’da gerçekleşiyor olması, isminin İslami Dayanışma Oyunları değiştirilip ‘İslam’dan uzaklaştırma oyunları’ olarak değiştirilmesi gerekliliği, aslında fazla söze de gerek bırakmıyor…’
Kaynak: Yeniçağ

